Afrika kıtasının çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren birçok terör örgütü, büyük tahribat yaratıyor.
Güney Afrika Dışişleri Bakanı hafta sonu yaptığı açıklamada, terörizmin kıtanın daha fazla bölgesine yayılmasıyla birlikte, terörizm ve şiddet yanlısı aşırılıkçılık tehdidinin Afrika’nın karşı karşıya olduğu en acil barış ve güvenlik sorunlarından biri olmaya devam ettiğini söyledi.
Ronald Ozzy Lamola, Cumartesi günü Güney Afrika’nın Magaliesburg kentinde düzenlenen Afrika Barış ve Güvenlik Diyaloğu’nun ilk oturumunda yaptığı konuşmada, ”Cabo Delgado’daki (eyalet) terörizm ve şiddet yanlısı aşırılıkçı eylemler yalnızca Mozambik için değil, aynı zamanda daha geniş Güney Afrika bölgesi için de bir güvenlik tehdididir” dedi.
Militan gruplar 2017’nin sonlarından bu yana Mozambik’in kuzeyinde büyük tahribata yol açtı, yüzlerce kişiyi öldürdü, toplulukları yerinden etti ve kasabaları ele geçirdi.
Lamola, Güney Afrika’nın, Güney Afrika Kalkınma Topluluğu (SADC) bölgesel bloğunun Mozambik’teki misyonuna, diğer üye ülkenin karşı karşıya olduğu militan meydan okumayı kabul ederek asker göndermeye karar verdiğini söyledi.
Kıtada Somali merkezli Eş-Şebab terör örgütü, Nijerya’daki Boko-Haram ve doğu Kongo’da faaliyet gösteren Uganda’daki Müttefik Demokratik Güçler (ADF) de dahil olmak üzere çok sayıda terörist militan grup bulunmaktadır.
Sahel bölgesinde şiddetin yeniden canlanmasının da herkesi endişelendirmesi gerektiğini söyledi.
“Hepimiz o bölge halklarının çatışmalarına kalıcı çözümler bulmalarına yardımcı olalım” dedi.
Güney Afrika’nın en üst düzey diplomatı ayrıca kıtanın darbe tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
“Geçtiğimiz birkaç yılda kıtada darbelerin yeniden canlanması da yaşandı. Altı üye ülke, anayasaya aykırı hükümet değişiklikleri nedeniyle Afrika Birliği’nden uzaklaştırılmaya devam ediyor,” diye belirtti.
Lamola, şu anda yıkıcı insani krizlere yol açan en endişe verici iki çatışmanın Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin doğusunda ve Sudan’da olduğunu söyledi.
Güney Afrika’nın Ulusal Birlik Hükümeti (GNU) olarak bu savaşlara son vermeye kararlı olduğunu belirten Mashatile, ülkenin Güney Sudan barış elçisi olduğunu, Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa’nın ise Sudan’daki çatışmaya odaklandığını söyledi.
”Ne yazık ki her ikisi de (DR Kongo ve Sudan) Rusya ile Ukrayna arasında devam eden savaş, Gazze’deki yıkıcı savaş ve İsrail ile Arap komşuları arasındaki son gerginliklerle karşılaştırıldığında uluslararası toplumdan yeterli ilgiyi görmedi” diye belirtti.
Güney Afrika’nın, Güney Sudan liderlerine ve halkına, istikrarlı bir demokrasiye geçiş sürecinde destek vermeye devam edeceğini söyledi.
Lamola, Güney Afrika’nın, Libya halkının öncülüğünde uzun zamandır beklenen kapsayıcı uzlaşı konferansına ev sahipliği yapması için Libya yetkililerine çağrıda bulunduğunu ve destek verdiğini söyledi.
Güney Afrika’nın son 30 yıldır kıtadaki anlaşmazlıkları çözmek için en üst düzey liderlik düzeyinde büyük siyasi ve diplomatik çabalar sarf ettiğini, bunların arasında Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Burundi, Zimbabve ve Lesotho’nun da bulunduğunu kaydetti.