Afrika’nın güneyinde yer alan geniş bir yarı çöl plato alanı: Kalahari Çölü

Kalahari Çölü, Afrika’nın güneyinde yer alan geniş bir yarı çöl plato alanıdır.

Newstimehub

Newstimehub

20 Eyl, 2024

Kalahari Çölü, Afrika’nın güneyinde yer alan geniş bir yarı çöl plato alanıdır.

22° ile 28° Güney enlemleri ve 19° ile 24° Doğu boylamları arasında bulunur ve yaklaşık 900.000 km²’lik bir alanı kaplar. Bu büyük bölge, Botsvana, Namibya ve Güney Afrika sınırlarına yayılır. Kalahari ismi genellikle Botsvana’nın batı kısmını tanımlamak için kullanılır, ancak coğrafi olarak daha geniş bir alanı kapsar.

Coğrafya ve İklim

Kalahari Çölü’nün adı “çöl” olmasına rağmen, bu bölge tam anlamıyla bir çöl değildir. Yıllık yağış miktarı, bölgenin farklı kesimlerinde büyük değişiklik gösterir. Kuzeydoğuda 600 mm’ye kadar çıkarken, güneybatı bölgelerinde ise sadece 130 mm yağış kaydedilir. Bölgenin “çöl” olarak adlandırılmasının sebebi, yağış miktarının oldukça az olmasıdır. Bu kuraklığa, doğudan gelen nemli rüzgarları engelleyen doğu doğrultusunda uzanan dağ sıraları neden olur. Bu dağlar, Hint Okyanusu’ndan esen nemli rüzgarların bölgeye ulaşmasını büyük ölçüde engeller. Dağların ortalama yüksekliği ise 900 ila 1200 metre arasında değişir.

Kalahari’nin iklimi aşırı değişkenlik gösterir; yaz aylarında sıcaklık 40°C’nin üzerine çıkabilirken, kış gecelerinde sıcaklık 0°C’nin altına düşebilir. Bölgedeki kuraklık, çölleşmeye yol açsa da bazı mevsimlerde yağış alarak vadilerde göletler oluşmasına neden olur. Toprak genel olarak kızıl renkli yumuşak kumludur ve eski nehirlerin getirdiği alüvyonlarla kaplıdır. Bu alüvyonlar, sertleşip yağmur sularını tutarak küçük göletler meydana getirir.

Biyolojik Çeşitlilik

Kalahari Çölü, yarı kurak bir bölge olmasına rağmen, biyolojik çeşitlilik açısından oldukça zengindir. Bu bölge, antloplar, filler ve diğer tropikal bölge hayvanlarına ev sahipliği yapar. Özellikle vadilerde antilop sürüleri serbestçe dolaşır. Bölgedeki otlaklar, hem yaban hayatı hem de yerel halkın hayvancılığı için oldukça verimlidir.

Çölün bitki örtüsü, yağış miktarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Kalahari’nin kuzeydoğusunda, daha fazla yağış alan bölgelerde yüksek ormanlar bulunurken, güneybatıdaki kurak bölgelerde ise alçak çalılar ve otlaklar hakimdir. Bölgede kavun, karpuz ve patates gibi tarım ürünleri yetiştirilir. Sebzeler ve bitkiler, yağış durumuna bağlı olarak geniş bir yelpazede çeşitlilik gösterir. Kalahari’deki otlaklarda yetişen otlar ise hayvan yemi olarak kullanılır ve bu otlar, besin değeri açısından oldukça zengindir.

Yerel Halk

Kalahari Çölü’nün yerleşik halkı, Boşimanlar (Buşmanlar) olarak bilinir. Sayıları yaklaşık 2000 olan bu sarı derili yarı göçebe topluluk, Kalahari’nin zorlu koşullarında yaşamlarını sürdürmektedir. Boşimanlar, avcılık ve toplayıcılıkla geçimlerini sağlarlar. Bu topluluk, bölgedeki ekosistemle uyumlu bir yaşam biçimi geliştirmiştir ve bölgenin doğal kaynaklarını sürdürülebilir bir şekilde kullanmaktadır. Boşimanlar, uzun yıllardır Kalahari’nin yerli halkı olarak bilinir ve yaşam biçimleri, bölgenin sert iklim koşullarına rağmen devam etmektedir.

Bölgenin kıyılarına ise Bantu kabileleri yerleşmiştir. Bantu halkı, tarım ve hayvancılık yaparak geçimlerini sağlarlar ve çöl bölgesinde hayatta kalma mücadelesi veren yerli halklar arasında yer alırlar.

Kalahari Gemsbok Milli Parkı

Kalahari Çölü’nün güneybatı bölgesi, Kalahari Gemsbok Milli Parkı olarak korunmaktadır. Bu milli park, yaklaşık 20.720 km² büyüklüğündedir ve bölgedeki nesli tükenmekte olan hayvanların korunması amacıyla kurulmuştur. Gemsbok antilopları, bu parkın simgesi haline gelmiş olan hayvanlardan biridir. Milli park, yalnızca hayvan türlerini korumakla kalmaz, aynı zamanda bölgenin ekosistemini de muhafaza eder. Yırtıcılar, kuş türleri, ve çeşitli böcekler, parkta koruma altında yaşayan hayvanlar arasındadır.

Milli parkın kurulmasıyla birlikte, bölgedeki yaban hayatı izleme ve koruma çalışmaları daha da güçlenmiştir. Park, ülkenin koruma politikalarının önemli bir parçası olarak, doğanın dengesini koruma ve bölgenin doğal güzelliklerini gelecek nesillere aktarma amacı taşır. Kalahari Gemsbok Milli Parkı ayrıca, ekoturizm açısından da önemli bir bölge haline gelmiştir ve ziyaretçilere Kalahari’nin eşsiz ekosistemini gözlemleme fırsatı sunar.

Çölleşme ve İklim Değişikliği

Kalahari Çölü, iklim değişikliği ve çölleşme gibi küresel çevresel tehditlerle karşı karşıyadır. Bölgenin doğal dengesi, özellikle yağış miktarının azalması ve toprak erozyonu nedeniyle tehdit altındadır. Bölgedeki çölleşme, hem yerel halkın geçim kaynaklarını tehlikeye atmakta hem de biyolojik çeşitliliği olumsuz etkilemektedir. Kalahari’nin korunması için sürdürülebilir tarım ve hayvancılık yöntemlerinin geliştirilmesi ve ekoturizm projelerinin desteklenmesi gerekmektedir.

Kalahari Çölü, Afrika’nın güneyinde benzersiz bir coğrafya ve ekosistem sunar. Yarı çöl olmasına rağmen, bölge zengin bir biyolojik çeşitliliğe ve önemli doğal kaynaklara sahiptir. Kalahari’nin zorlu iklim koşulları, buradaki yerli halk ve yaban hayatı üzerinde etkili olmuş, ancak aynı zamanda bu bölgenin doğal zenginliklerinin korunması ve sürdürülebilir bir şekilde kullanılması için de fırsatlar sunmuştur. Kalahari Gemsbok Milli Parkı gibi koruma alanları, bölgenin ekolojik dengesini korumak ve çölleşme ile mücadele etmek için hayati önem taşır.