Sudan Genelkurmay Başkanı Abdulfettah el-Burhan, Rusya’nın ülkede ateşkes çağrısı yapan BM Güvenlik Konseyi kararını veto etmesinin ardından “herhangi bir dış müdahaleyi” reddetti.
Sudan Genelkurmay Başkanı Abdulfettah el-Burhan, Rusya’nın BM Güvenlik Konseyi’nde ateşkes çağrısı yapan bir kararı veto etmesinden bir gün sonra, Salı günü ülkedeki savaşa “herhangi bir yabancı müdahaleyi” reddetti.
Port Sudan’da düzenlenen bir ekonomi konferansında konuşan Burhan, “bize kabul etmeyeceğimiz çözümleri dayatmayı amaçlayan emirleri” reddetti ve Rusya’nın “destekleyici duruşunu” övdü.
Hükümetinin, eski yardımcısı Mohamed Hamdan Dagalo liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Güçleri ile ordusu arasındaki savaşı sona erdirmeyi amaçlayan taslak kararı “asla kabul etmediğini” söyledi.
Nisan 2023’te patlak veren savaş binlerce kişinin ölümüne ve 11 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine yol açarak, BM’nin dünyanın en büyük yerinden edilme krizi olarak adlandırdığı durumu yarattı.
‘Hatalı karar’
İngiltere ve Sierra Leone’nin hazırladığı Güvenlik Konseyi taslağında, her iki tarafa “düşmanlıkları derhal durdurmaları” ve ulusal ateşkes için görüşmelere başlamaları çağrısı yapıldı.
Burhan Salı günü yaptığı açıklamada, “Bu hatalı karar… egemenliğimizi ihlal etti ve taleplerimizi karşılamadı.” dedi.
ABD, Suudi Arabistan ve Afrika Birliği’nin de aralarında bulunduğu ülkelerin üst üste yaptığı arabuluculuk çabaları ateşkesi sağlamada başarısız oldu.
Uzmanlar, hem ordunun hem de RSF’nin askeri avantaj elde etme çabaları nedeniyle barış çabalarına direndiğini söylüyor.
RSF’den ‘tam geri çekilme’
Burhan Salı günü yaptığı açıklamada, RSF’nin “tam geri çekilmesi” olmadan ordunun müzakere etmeyeceğini veya ateşkesi kabul etmeyeceğini söyledi.
“Bu savaşın sonu isyancıların tamamen ortadan kaldırılmasında yatıyor” diyen Obama, ancak o zaman sivil hayatın yeniden başlayacağını, tüm Sudanlılara yardım akışının sağlanacağını ve sadece siyasi meselelerin ele alınacağını kaydetti.
BM uzmanları geçen ay her iki tarafı da 26 milyon sivile karşı “açlık taktikleri” kullanmakla suçlarken, yardım grupları ailelerin yaprak ve böcek yemeye zorlandığı “tarihi” bir açlık krizi konusunda uyarıda bulundu.